Türkiye’de, özellikle 2018’den sonra süren kriz nedeniyle 2023’teki genel seçimler sonrası zorunlu “rasyonelleşme” adımları atan AKP iktidarı, yeni ekonomi yönetimiyle hem portföy yatırımı hem uluslararası doğrudan yatırımlar (UDY) anlamında kaynak arayışında. Yurtdışına sürekli heyetler gönderiliyor. Çünkü, son döneme porföy yatırımları açısından olumlu gelişmeler olsa da bu alanda sorunlar sürüyor.
Örneğin Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) geçen hafta açıkladığı “Dünya Yatırım Raporu, 2024” çalışmasına göre Türkiye’nin küresel UYD’den aldığı pay 2023’te yüzde 0.8’e düştü. Bu oran 2022’de yüzde 1’di. Buna karşın, yine 2023’te Türkiye’de yerleşik girişimcilerin (yerli sermayenin) UDY’si ise önemli bir eşiği daha aştı. Yerli girişimciler özellikle 2010 yılından buyana yurtdışı yatırımlarda hızlandı. UNCTAD’ın raporuna göre yurtdışında yapılan UYD’ler 2023’te 2022’ye kıyasla yüzde 22 artarak 5 milyar 774 milyon dolar olurken toplam UDY stoğu 60 milyar 41 milyon dolara yükseldi. Bu stok 2022 sonunda 54 milyar 82 milyon dolar, 2010 sonunda 22 milyar 509 milyon dolar, 2000 sonunda ise 3 milyar 668 milyon dolardı.
MADENCİLİK VE İMALAT
Öte yandan, Merkez Bankası’nın 2023 yılıyla ilgili ödemeler dengesi bilançosuna göre “yurtiçinde yerleşik kişilerin yurtdışındaki doğrudan yatırımlarının” sektörel dağılımına bakıldığında ilk sırada madencilik ve taşocakcılığının yer aldığı görülüyor. Bu sektörün toplam yatırım stokundaki payı yüzde 25. Bu sektörü yüzde 22’lik payla imalat sanayi izliyor. Ayrıca finans sektörünün payı yüzde 19.1, gayrimenkul faaliyetlerinin payı yüzde 10.4. Ülke dağılımı açısından bakıldığında ise ilk sırada yüzde 29.4 ile Hollanda var. Bu ülkeyi yüzde 16.8 ile ABD, yüzde 10.4 ile Azerbaycan takip ediyor.